İş

Sağlık Sendikaları Kadın Yöneticilerinden 8 Mart Mesajı: “Dayanışma Yaşatıyor!”

Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarının sarıldığı Türkiye’de sağlık sendikalarının kadın temsilcileri 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde ‘dayanışma’ vurgusu yaptı.

Bilim Sıhhat Haber Ajansı’nın (BSHA) görüştüğü kadın sendika temsilcileri, 8 Mart Mesajı vererek, “Birlikte güçlüyüz” dedi. Depremlerde hayatını kaybeden sağlık çalışanı kadınları da unutmayan yöneticiler, tüm depremzedelerle dayanışma içinde olmanın değerine dikkat çekti. Sağlıkta şiddetle ilgili de açıklama yapan sağlık çalışanı kadın sendikası temsilcileri, yönetici mobbing konusunda geri adım atmayacaklarını ve sonuna kadar çalışacaklarını belirtti. Saha-DER Yönetim Kurulu Başkanı Derya Tunç, Sağlık ve Toplum Hizmeti Emekçileri Sendikası İzmir Şube Başkanı Nursel Yücesoy, Birlik Sağlık-Sen İzmir Üniversiteleri Şube Başkanı Yasemin Güçlü ve HEP-SEN İstanbul İl Temsilcisi Uzman Hemşire Neslihan Komser BSHA’ya 8 Mart Kadınlar Günü kutlaması yaptı hakkında değerli açıklamalar

Kadın Olmak Güçtür, Sağlık Çalışanı Olmak Daha Zor!

Sağlık Çalışanları Hak ve Çabaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Derya Tunç: Tüm emekçi kadınlarımızın 8 Mart Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Bu ülkede kadın olmak çok zor hep birlikte daha güzel günlerin ortasında olmak dileğiyle. Devlette sağlık çalışanı olmak sorun, bu sistemde kadın olmak daha da zor. Ülkemiz sarsıntılarla sarsıldı ve yaraları sarmak için herkes görevini yapıyor. Titreşimli bölgelerde görev yapan bir sağlık çalışanı olarak çok zor günlerden geçtiğimizi vurgulamak isterim. Deprem bölgelerinde sağlık çalışanları çok zor şartlar altında hizmet vermektedir. Kadın sağlık çalışanları ve depremzedeler de çok zor durumda. Birçok bölgede barınma ve hijyen koşulları hala sağlanamıyor. 8 Mart Kadınlar Günü’nde her türlü sorumluluğu üstlenen kadınlara öncelikle deprem bölgelerindeki sorunların bir an önce çözülmesini diliyorum.

8 Mart’ta Depremzedelerle Dayanışma İçindeyiz

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası İzmir Şube Başkanı Nursel Yücesoy: Sağlık çalışanları olarak zor günlerden geçiyoruz. Hem ekonomik kriz, hem işyerinde mobbing hem de kadına yönelik şiddet günümüzün en önemli sorunları arasında yer alıyor. Şu an en değerli sorunumuz beyin sarsıntısı. Deprem bölgesinde insan, can, çocuk ve kadınlarımızı kaybettik. birçok sağlık çalışanını da aynı anda kaybettik. Ne yazık ki, birden fazla deprem kurbanı oluyorlar. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası olarak KESK Kadın Meclisleri öncülüğünde 8 Mart depreminde hayatını kaybeden kadın arkadaşlarımızın yanında olmaya, dayanışma içinde yanlarında olmaya önem verdik. 2 Mart’ta Malatya ve Narlı ilçesindeydik. İzmir’de kadınlar için hazırlanan ihtiyaç sahibi hijyen kitlerini ve çalışmaları bölge ve köylere kendimiz ulaştırarak depremzedelerin yanında olduk. Bir tır dolusu hijyen ekipmanı ile hanımlarımızın yanında olmanın mutluluğunu yaşadık.

“Kadınlar Olarak Gücümüzün Farkında Olmalıyız”

Birlik Sağlık-Sen İzmir Üniversiteleri Şube Başkanı Yasemin Varlıklı: Sağlık profesyonellerinin işlerinin doğası gereği işleri oldukça zordur. Sağlıkta kadın çalışanların ağırlıkta olduğu bir meslek grubundayız. Sağlıkta şiddet olaylarının, yöneticilerle mobbing olaylarının her geçen gün arttığı bir süreçteyiz. Sözlü mobbinge çok fazla maruz kalıyoruz. Sahadaki çalışma arkadaşlarımızdan aldığımız geri bildirimler de bu durumun çok önemli olduğunu gösteriyor. Zor bir iş yapıyoruz. İşimizi özveri ile yapıyoruz. Bugünlerde beyin sarsıntısı bölgelerindeki sağlık çalışanları beyin sarsıntısının yaralarını sarmaya çalışırken büyük bir gayretle çalışıyorlar. Depremzede olmasına rağmen sağlık kuruluşlarından ayrılmadan. Kendi hayatlarını riske atarak, özveriyle işlerini yapmaya çalışıyorlar. Riskli binalarda hayatlarını riske atarak çalışıyorlar. Sağlık görevlisi olmak böyle bir şey. Herkes muhtemelen iş yerini bırakıp kaçabilir ama biz bunu yapamayız. Kendimizden çok hastalarımızın hayatlarını nasıl kurtaracağımız ve onları nasıl kurtarabileceğimizle ilgileniyoruz. Ya da onlara daha iyi nasıl hizmet verebiliriz diye düşünürüz ve bunu başarı ile yaparız. Herkes özveriyle çalışırken bir sağlık çalışanı olarak öncelikli talebimiz maddi özlük haklarımızın da hakkıyla ödenmesidir. İş ortamında rahat çalışabileceğimiz fiziki koşulların sağlanması, çalışma alanlarında elimizin güçlenmesi anlamında, yönetici mobbingine maruz kalmamak öncelikli taleplerimiz arasındadır. Sendika olarak elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Kadınlar olarak her ortamda ve her çalışma alanında güçlüyüz ve bu gücün farkına varmalıyız. Güçlü durduğumuzda kazanımlar elde edeceğiz ve çalışma koşullarımızı iyileştireceğiz.

Kadınlar Dünya Çapında Afetlerde Her Zaman Ön Cephede

HEP-SEN İstanbul İl Temsilcisi Uzman Hemşire Neslihan Komser: Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’ya göre, dünyada sağlık departmanlarında istihdam edilenlerin %70’ini kadınlar oluşturmaktadır. Kadınlar, salgın hastalıklar, depremler ve afetler konusunda dünya çapındaki çabaların ön saflarında yer alıyor. Sağlık çalışanlarının yetersiz istihdamı, uzun çalışma saatleri, düşük fiyatlar, iş sağlığı ve güvenliği riskleri, yönetsel mobbing ve kurumlardaki yetersizlikler, bireyleri sağlık işgücüne katılmaktan caydırmakta ve birçok nitelikli sağlık çalışanının meslekten erken ayrılmalarına neden olmaktadır. Çocuk, yaşlı ve engellilerin bakımının toplumumuzda genel olarak kadınların sorumluluğu olarak kabul edilmesi, çalışan kadınlara yönelik teşvik ve düzenlemelerin yetersizliği, iş yerlerinin kreş açamaması, özel anaokullarının maliyetinin yüksek olması ve eğitim kurumları kadın çalışanların çalışma hayatına son vermelerine neden olmaktadır. Maalesef yönetici mobbingi daha çok kadın sağlık çalışanlarında görülüyor. Saçı ve makyajı nedeniyle dışlanan, aranılan ve yer değişikliğiyle taciz edilmeye çalışılan kadın sağlık çalışanlarını da çok duyuyoruz. Sağlık kurumlarında yetersiz güvenlik önlemleri, ülke nüfusuna oranla sağlık çalışanlarının yetersiz istihdamı kadınların daha fazla şiddete maruz kalmasına neden olmaktadır. Hep-Sen yöneticileri olarak cinsiyet ayrımcılığına karşı çıkıyor, tüzüğümüzde de belirttiğimiz gibi kadınların sendikal hayata aktif katılımı için çaba harcıyoruz. Çünkü kadın hakkını savunursa hakkını savunmayı öğretir. Ve eğer kadınlar haklarını savunmayı öğrenirlerse bu, sistemi değiştirecektir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort